İstanbul'da, son bir ayda
İGDAŞ'ın 'sessiz katil' diye tabir ettiği karbonmonoksitten 13 kişi
hayatını kaybetti. Yetkililer, zehirlenmelerin sebebini 'kaçak bağlantı'
ve 'uygunsuz kullanım'a bağlıyor. Hukukçular ise, kaçak bağlantı
yapanların yeteri kadar soruşturulup cezalandırılmadığına dikkat
çekiyor.
Bu tip durumlarda savcı ya da polisin yanı sıra İGDAŞ'ın idaresinin de sorumlu olduğunu belirten Şen şöyle devam etti: "O da müracaatlarını yapmak zorunda. 'Tespit ettim, bıraktım' yok. Sen şikayetlerini yapacaksın. İGDAŞ da burada aynen polis gibi faaliyetini gerçekleştirecek. Ne yapacak? Böyle bir durum mu tespit ettin? Gittin, orada incelemeni yaptın mı? Hemen suç duyurusunda bulunacaksın savcıya. Bunun diğer olaylardan mesela trafik kazalarından farkı yok ki. İki suç var. O tip kaçak bağlantının yapılması zaten 163. maddeye göre suç. Bunu şebeke halinde de yapabilirler. Birileri ortaya çıkar, bir mahallede veya semtte kaçak bağlantılar yapar. Sen bunları bir bir yakalayacaksın. Bunun sonucunda birileri hayatını kaybetmişse, 'ölüme sebebiyet verme'dir. Bunun soruşturmasını yapacaksın. İGDAŞ'ı, polisi, savcısı neden bu meseleyi takip etmiyor? Bir araçta eğer bir lastik arızası varsa kaza olmuşsa sen onu üreteni cezalandırmıyor musun? Hayat o kadar ucuz mu?"
ACAR: CEZALANDIRMA İÇİN ÖZEL DÜZENLEMEYE GEREK YOK
Fatih Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Acar ise, "Yetkisiz kişilerin ölüme sebebiyet verebilecek kaçak bir bağlantıyı yapmış olması soruşturma açılması için yeterlidir. Bunun kimin tarafından yapıldığını da savcılık marifetiyle polisin araştırması lazım." dedi.
Bu olaya ilişkin kanunda düzenlemenin var olduğuna dikkat çeken Acar, "Bir kişinin kanun ve nizamın çerçevesinin dışında hareket ederek bir kişinin ölümüne sebebiyet vermiş olması doğrudan doğruya polisin ya da savcının harekete geçmesi için yeterlidir. O tesisatı yapan kişi ile alakalı ölüme sebebiyet vermekten dolayı şuan ki mevzuat açısından bakıldığında yapılabilir. Taksirli adam öldürme bu. Özel bir düzenleme yapılmasına gerek yok. O kişi fiili bir ölüme sebebiyet vermiş, o bunun böyle olabileceğini de biliyor. Öngörerek yapsa zaten bu kasta girer." ifadelerini kullandı.
TAKSİRLE ÖLÜME 15 YILA KADAR CEZA İSTENİYOR
Öte yandan, hukukçuların atıf yaptığı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 85. maddesi 'taksirle adam öldürmeye' değiniyor. Maddede, " (1)Taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi, 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi 3 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." ifadesi yer alıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder